“ Bismillâhirrahmânirrahim..”
105 - *UMUM MÜ'MİNLERİN İMAMI* *(A.S.M)*
Anlamı: Allah’a ve Resulüne Sallallahü
Aleyhi Ve Sellem ve onun haber verdiği şeylere kalben inanıp,kabul ve tasdik
edenlerin başlarında rehber olan Hz. Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm.
İ’lem eyyühe’l-aziz! Kâinat bir
şeceredir. Anâsır onun dallarıdır. Nebatat yapraklarıdır. Hayvanat onun
çiçekleridir. İnsanlar onun semereleridir. Bu semerelerden en ziyadar, nurlu,
ahsen, ekrem, eşref, eltaf Seyyidü’l-Enbiyâ ve’l-Mürselîn, İmâmü’l-Müttakîn,
Habîbi Rabbü’l-Âlemîn Hazret-i Muhammed’dir. *Yer ve gökler devam ettikçe salâvatın en üstünü onun üzerine olsun*…Mesnevi-i
Nuriye
*BU İSMİN/SIFATIN HAKİKATİNE DAİR;*
…
Arkadaş! Hâlıkımızı tarif eden,
pek büyük bir şahsiyet-i mâneviyeye mâlik, burhan-ı nâtık dediğimiz,
“Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm kimdir?” diye yapılan suale
cevaben deriz ki:
Hazret-i Muhammed (a.s.m.) öyle bir zâttır ki, azamet-i mâneviyesinden
dolayı
sath-ı arz, o zâtın mescid-i aksâsıdır. Mekke-i Mükerreme onun mihrabı,
Medine-i Münevvere onun minber-i fazl-ı kemâlidir. Cemaat-ı mü’minîne en
son ve
en âli imam ve nev-i beşerin hatîb-i şehîridir; saadet düsturlarını
beyan
ediyor. Ve bütün enbiyânın reisidir; onları tezkiye ve tasdik ediyor.
Çünkü,
dini bütün dinlerin esasatına câmidir. Ve bütün evliyânın başıdır;
şems-i
risaletiyle onları terbiye ve tenvir ediyor…Reşhalar
… Sath-ı arz bir mescid, Mekke bir mihrap, Medine bir minber; o burhan-ı
bâhir olan Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm bütün ehl-i imana imam, bütün insanlara
hatip, bütün enbiyaya reis, bütün evliyaya seyyid, bütün enbiya ve evliyadan
mürekkep bir halka-i zikrin serzâkiri; bütün enbiya hayattar kökleri, bütün
evliya tarâvettar semereleri bir şecere-i nuraniyedir ki, herbir dâvâsını,
mu’cizatlarına istinat eden bütün enbiya ve kerametlerine itimat eden bütün
evliya tasdik edip imza ediyorlar…Reşhalar
… O, bütün resullerin seyyididir,
bütün enbiyanın imamıdır, bütün asfiyanın serveridir, bütün mukarrebînin
akrebidir, bütün mahlûkatın ekmelidir, bütün mürşidlerin sultanıdır….Sözler
…*Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd
olsun. Salât ve selâm peygamberlerin Efendisi olan Muhammed’in ve onun bütün Âl
ve Ashâbının üzerine olsun*.
Allah’tan başka hak bir ilâhın
bulunmadığını kalben tasdik ve lisanen ikrar ettiğime, bütün gören ve görünen
eşyayı şahit gösteriyorum.
Öyle bir Allah ki, vücub-u vücuduna
ve Vahid, Ehad, Ferd, Samed olduğuna Hazret-i Muhammed (a.s.m.) bir şahid-i
sadık ve bir burhan-ı nâtıktır
Öyle Muhammed (a.s.m.) ki, icmâ ve
tasdiklerine mazhar olmakla, enbiya ve mürselîne siyadet ünvanını; ve ittifak
ve tahkiklerini almakla, imamü’l-evliyâ ve’l-ulemâ lâkabını almıştır.
Ve öyle Muhammed (a.s.m.) ki, âyât-ı
bâhire, mu’cizat-ı katıa ve secâyâ-yı sâmiye ve ahlâk-ı âliye sahibi olmakla
mehbit-i vahy-i İlâhî olmuştur.
Ve öyle bir Muhammed (a.s.m.) ki,
âlem-i gayb ve melekûtu seyir ve ziyaret etmekle, ervahı müşahede ve melâikeyle
musahabe, cin ve insanlara irşad vazifesini almıştır.
Ve öyle bir Muhammed (a.s.m.)’dır
ki, şahsiyet-i mâneviyesiyle kâinatın kemâline bir fihriste olmakla, bütün
saadetlerin ve medeniyetlerin düsturlarını havi bir şeriata sahiptir.
Ve öyle bir Muhammed (a.s.m.)’dır
ki, âlem-i şehadette iken gaybiyattan haber verir bir beşîr ve nezîr olup bütün
kuvvetiyle, kemâl-i ciddiyetle ve vüsuk ile ve itminân ile, yüksek bir iman ile
nev-i beşere karşı tevhid dinini “Lâ ilahe İllalah” ile ilân ve ilâm ediyor….Mesnevi-i
Nuriye
*SÜNNET-İ SENİYE NOKTASINDA BU
İSİMDEN/SIFATTAN HİSSEMİZ;*
Muhabbetullah,( Cenab-ı Hakk'a karşı beslenen ihlâslı sevgi) ittibâ-ı
Sünnet-i Muhammediye Aleyhissalâtü Vesselâmı istilzam eder. Çünkü Allah’ı
sevmek, Onun marziyâtını yapmaktır. Marziyâtı ise, en mükemmel bir surette
zât-ı Muhammediyede (a.s.m.) tezahür ediyor. Zât-ı Ahmediyeye (a.s.m.) harekât
ve ef’alde benzemek iki cihetledir.
Birisi: Cenâb-ı Hakkı sevmek cihetinde
emrine itaat ve marziyâtı dairesinde hareket etmek, o ittibâı iktiza ediyor.
Çünkü bu işte en mükemmel imam, Zât-ı Muhammediyedir (a.s.m.)
İkincisi: Madem zât-ı Ahmediye
(a.s.m.) insanlara olan hadsiz ihsânât-ı İlâhiyenin en mühim bir vesilesidir; elbette
Cenâb-ı Hak hesabına hadsiz bir muhabbete lâyıktır.
İnsan, sevdiği zâta eğer benzemek
kabilse, fıtraten benzemek ister. İşte, Habibullahı sevenlerin, Sünnet-i
Seniyyesine ittibâ ile ona benzemeye çalışmaları kat’iyen iktiza eder….Lem’alar
…Ey yer ve göğün Kayyûmu olan Allah’ım!
Seni ve Senin bütün san’at eserlerini ve mahlûklarını şahit tutarak ilân ederiz
ki, Sen, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayan Allah’sın. Sen birsin, ortağın
yoktur. Günahlarımızın affı için Sana dönüyor ve af diliyoruz. Âlemlere rahmet
olarak gönderdiğin Muhammed’in, Senin kulun ve peygamberin olduğuna da şehadet
ediyoruz. Allah’ım, onun hürmetine münasip ve Senin rahmetine lâyık şekilde,
ona ve bütün Âl ve Ashabına salât ve selâm eyle….Mesnevi-i Nuriye