25.2.24

2024 BERAT GECESİ

Ey Lutf-u Cemaliye üstümüzdeki kubbeye tecelli eden Rabb-i Rahîmimiz ve ey Hâlık-ı Kerim'imimiz!

Kalbimizin asumanına mahsus rahmetini indir.

Bu gece ihsan  murad ettiğin itâna meccanen erdir.

Çeşitli kördüğümlerle bağlı talimizi manialarından necat ettir.

Yıpranmışlığımızı onar, zilletimizi  izzetinle zengin kıl.

Yitikliğimize imdat et, 

Varlık nurunun devletine erdir..

Uzaklığımızı yakin kıl,

Beladan, cefadan, ezadan, her cins  âda’dan eman ve  selâmet ver..  gerçek esenliğe erdir…

Aşikare veya  gizli olarak  zahir ve batınımıza sirayet etmiş ,asab dizginlerini eline geçirmiş çeşitli maraz ve hastalıklardan ,maddi ve manevi illetlerden halas eyle…

Alışkanlık perdesine sarınmış, ülfet kisvesine bürünmüş, şuurumuzun üstünü örtüp ruhumuza çökmüş tüm kirden pastan azad edip merhamet sağanağında tüm lekelerimizden  arındır .

Güzel ahlâkın ile süsle, hilkaten güzel olan özümüzü zevalsiz ebedileştir.

Dil sürçmelerimizi, tökezlemelerimizi, iki lafı safiyen bir araya getirip maruzatımızı arz edemeyeşimizi, hayırla şerri karıştırıp yüzümüze gözümüze bulaştırıp ne isteyeceğimizi ve nasıl isteyeceğimizi bilememizi affet.

Yâ Rabbi!

Yeryüzüne serpiştirilmiş , türlü türlü desiseler ile ihtilafa düşmüş , birliği dağıldığından keyfiyeten küçülmüş, saygınlığını kaybetmiş, celal ve heybeti elinden gitmiş , hamiyet ve gayret mefküresi çürümüş  , çeşit çeşit sârî dertlere giriftar olmuş Ümmet-i  Merhume-i Muhammed'e  A.S.M yardım et.  

Çünkü bunlar; 

yetimken bulup himaye ettiğin, 

kalbini yarıp içine hikmet ve nur doldurduğun, 

kenz-i mahfinden çıkartıp eflâka gösterdiğin, 

avucunda taşları tesbih ettirdiğin , 

miraç ile huzuna,visale  erdirdiğin, 

canlı cansız mahlukatını risaletine şehadet ettirip selâm verdirdiğin, 

görünmez ordularında desteklediğin, 

sözünü ağzına koyduğun ,

marziyatını söylettirdiğin, 

seninle aramızda ,bizimle aranızda bir nurdan köprü kurduğun………..yanındaki   itibarını tüm  mülk ve melekût alemlerinde ilan ettirdiğin , 

Cebrailin ayaklarının tabanından öpüp uyandırdığı, kitabını kıraat edip mukabele yaptığı, 

dağların adıyla dile geldiği, 

acıların ismiyle dindiği,

lebinden bir katre ile  kör kuyuların coştuğu, 

bulutların peşinden koşup gölgelediği, 

istirahatı  bozulmaması için felek çaklarının durduğu ,

ağaçların şak edip yol verdiği,  

kuru direklerin bile müferakatından deve gibi inleyip ağladığı,

ins ve cinnin elinden dilinden, enfasından ve nazarından şifa bulduğu .. Resulün Muhammed Mustafa’ın  S.A.V  üzerine titrediği  aciz  kullarındır.

Sen , Allah-u Azimüşşansın.. Hem çok merhametli hem sonsuz kerem sahibisin… Bizi bu gece ,şu şefi-i ruz-i cezaya bağışla. A.S.M 

Âmin Âmin Âmin