·
Ramazan-ı Şerifteki savm (oruç), İslamiyetin erkan-ı hamsesinin ( beş esas şartın) birincilerindendir. Hem şeair-i İslamiyenin azamlarındandır.
·
Ramazan-ı Şerif'teki oruç, hakiki ve halis, azametli
ve umumi bir şükrün anahtarıdır.
·
Ramazan-ı Şerif; bu fani dünyada, fani ömür içinde ve
kısa bir hayatta baki bir ömür ve uzun bir hayat-ı bakiyeyi tazammun
eder, kazandırır.
·
Ramazan-ı Şerifteki orucun çok hikmetleri; hem Cenab-ı Hakk'ın rububiyetine, hem insanın hayat-ı içtimaiyesine (toplumsal hayatına), hem hayat-ı şahsiyesine (kişisel hayatına), hem nefsin terbiyesine, hem niam-ı
İlahiyenin (Allah'ın verdiği nimetlerin) şükrüne bakar hikmetleri var
·
Ramazan-ı Şerifteki oruç onbeş saat,
sahursuz ise yirmi dört saat devam eden bir müddet-i açlığa sabır ve
tahammül ve bir riyazettir ve bir idmandır. Demek, beşerin
musibetini ikileştiren sabırsızlığın ve
tahammülsüzlüğün bir ilacı da oruçtur.
·
Ramazan-ı Şerifte ise, ehl-i iman birden
muntazam bir ordu hükmüne geçer.
·
Ramazan-ı şerifte hayrı birden bine çıkan
evradlarımızla meşgul olup ilmi derslerimizle bu cüz'i, geçici
sıkıntılara ehemmiyet vermemeğe çalışmak büyük bir
bahtiyarlıktır.
·
Ramazan-ı Şerifteki oruç; en gafillere ve
mütemerridlere, za'fını ve aczini ve fakrını ihsas ediyor.
·
Ramazan-ı Şerifte en zenginden en fakire kadar
herkesin nefsi anlar ki: Kendisi malik değil, memluktür; hür
değil, abddir. Emir olunmazsa en adi ve en rahat şeyi de
yapamaz, elini suya uzatamaz diye mevhum rububiyeti kırılır,
ubudiyeti takınır, hakiki vazifesi olan şükre girer.
·
Ramazan-ı Şerifte güya alem-i İslam bir mescid hükmüne geçiyor; öyle bir mescid ki, milyonlarla hafızlar, o mescid-i ekberin kuşelerinde o Kur'an'ı, o hitab-ı semaviyi Arzlılara işittiriyorlar
·
Evet, bir tek Ramazan, seksen sene bir ömür semeratını
kazandırabilir. Leyle-i Kadir ise, nass-ı Kur'an ile bin aydan daha hayırlı
olduğu bu sırra bir hüccet-i katıadır.
·
Ramazan-ı Şerifte sevab-ı a'mal, bire bindir. Kur'an-ı
Hakim'in nass-ı hadis ile herbir harfinin on sevabı var; on hasene sayılır, on
meyve-i Cennet getirir. Ramazan-ı Şerifte herbir harfin, on değil bin ve
ayet-ül Kürsi gibi ayetlerin her bir harfi binler ve Ramazan-ı Şerifin
Cum'alarında daha ziyadedir. Ve Leyle-i Kadir'de otuz bin hasene sayılır.
·
Bu mübarek Ramazan-ı Şerif'teki dualar, ihlas bulunmak
şartıyla inşaallah makbuldür.
·
Ramazan-ı Şerif adeta bir ahiret ticareti için gayet
karlı bir meşher, bir pazardır. Ve uhrevi hasılat için, gayet
münbit bir zemindir.Ve neşvünema-i a'mal için, bahardaki mah-i
Nisandır. Saltanat-ı rububiyet-i İlahiyeye karşı ubudiyet-i beşeriyenin resm-i
geçit yapmasına en parlak, kudsi bir bayram hükmündedir. Ve öyle olduğundan,
yemek-içmek gibi nefsin gafletle hayvani hacatına ve malayani ve hevaperestane
müştehiyata girmemek için oruçla mükellef olmuş.
·
Eğer oruç olmazsa, nefisperest çok zenginler bulunabilir
ki, açlık ve fakirlik ne kadar elim ve onlar şefkate ne kadar muhtaç olduğunu
idrak edemez. Said Nursi
·
Ramazan-ı Şerifte mü'minler, derecatına göre ayrı ayrı nurlara, feyizlere,
manevi sürurlara mazhar oluyorlar. Kalb ve ruh, akıl, sır gibi letaifin o
mübarek ayda oruç vasıtasıyla çok terakkiyat ve tefeyyüzleri vardır.
·
Kardeşliğimiz hatırı için, şaban ve ramazan hürmetine birbirine küsmemek ve kardeş olup barışmak lazım ve elzemdir.
·
Seksen sene ibadetli bir ömrü bahtiyarlara kazandıran Ramazan-ı mübarekte
inşaallah Nur'un şirket-i manevisi o kazanca mazhar olacak. Bayrama kadar elden
geldiği kadar Nurcular ihlas ile birbirinin dualarına manevi amin demeli ki,
birisi o sekseni kazansa herbiri derecesine göre hissedar olur. En zaif ve en
ağır yükü bulunan bu hasta kardeşinize elbette manevi yardım edersiniz.
·
Şu mübarek Şehr-i Ramazan, Leyle-i Kadr'i ihata ettiği için,
kendisi de ömür içinde bir leyle-i kadirdir ki, muvaffak
olanın ömrüne bin ömür katar. Dakikası bir gündür. Saati iki
ay, günü birkaç sene hükmünde bir ömr-ü bakidir.
·
Mah-ı Ramazan'da kazanç bire bindir.
·
Şimdiden biz tedbir ettik ki: İki Kur'an'ı, Risale-i
Nur'un buradaki has talebeleri Ramazan-ı Şerif'te, her biri her günde bir
cüz'ünü sizin ile beraber okumak ile, Ramazan'ın her gününde bir hatme-i
Kur'aniye olarak, manevi ve çok geniş bir mecliste, Isparta ve Kastamonu'yu
ihata eden bir dairede halka tutan Risale-i Nur talebelerinin ve o dairenin
merkezinde sizler bulunmak cihetiyle Risale-i Nur şakirdlerinin etrafınızda
olarak; Nakşi'de hatme-i hacegan tarzında, fakat çok büyük bir mikyasta
Risale-i Nur'un bütün şakirdleri manen hazır ve o dairede bulunuyor niyetiyle,
tasavvuru ile okunmak, o kudsi hatmeyi yapmak, Cenab-ı Hakk'ın rahmetinden
tevfik niyaz ederiz.
·
Bu Ramazan-ı Şerif'te, Kur'an'ı zevk ve şevk ile
okumak çok ihtiyacım vardı.
·
Demek Risale-i Nur'un sadık şakirdlerinden birisi,
Leyle-i Kadr'in hakikatını ve Ramazan'ın yüksek mertebesini kazansa, umum hakiki sadık şakirdler sahib ve hissedar olmak, vüs'at-ı
rahmet-i İlahiyeden çok kuvvetli ümidvarız.
·
Bu mübarek Ramazan'da iştirak-i a'mal düstur-u esasiyle, her bir has
kardeşimizin kırkbin dili bulunan bir melaike hükmünde, kırkbin diller ile,
yani kardeşlerin adedince manevi dilleri ile ettikleri ve edecekleri dualar,
rahmet-i İlahiye nezdinde makbul olmasını o lisanlar adedince, Cenab-ı
Erhamürrahimin'den niyaz ediyoruz. Bu mahiyetteki Ramazanınızı tebrik ediyoruz.
·
Alenen nakz-ı sıyamla Ramazanın hürmetini kıran bedbahtlara gelen o
musibet, masumları da incitir. Fakat Risale-i Nur şakirdleri ve masumları, o
musibeti lehlerine döndürüp, hayırlı bir riyazete kalbederler. Kanaat ve
iktisadla karşılarlar.
·
Risale-i Nur'un ekser hakikatları, Ramazan'da ve tesbihatda zuhuru gibi; bu
Hülasat-ül Hülasa, aynen Ramazan'da ve tesbihatta zuhur etti.
·
Bu aşr-i ahir-i Ramazan'da her gece, hususan tek gecelerde Leyle-i Kadr'in
bulunmak ihtimali kuvvetli olduğunu hadis-i şerif ferman ediyor. Onun için
Nurcular, o nur-u azamdan istifadeye çalışmak gerektir.
·
ahiret ticareti için en çok karlı bir pazar ve manevi hayata bir bahar olan
bu şuhur-u mübarekte hususan Leyle-i Berat Şa'ban-ı Muazzamın ortasında ve
leyle-i kadr'in Ramazanın her gecesinde bulunmak ihtimali ile aramak ve
Risale-i Nur'un her bir şakirdi şirket-i maneviye sırrıyla umum kardeşlerimin
hesabına çalışmak vazifemizdir. Cenab-ı Hak muvaffak eylesin, amin.
·
Birinci Sual: Bu büyük zelzelenin maddi
musibetinden daha elim manevi bir musibeti olarak, şu zelzelenin devamından gelen korku ve me'yusiyet
ekser halkın ekser memlekette gece istirahatını selbederek dehşetli bir azab
vermesi nedendir?
Yine manevi cevab: Şöyle denildi ki: Ramazan-ı Şerifin teravih vaktinde kemal-i neş'e ve sürur ile sarhoşçasına gayet heveskarane şarkıları ve bazan kızların sesleriyle radyo ağzıyla bu mübarek merkez-i İslamiyetin her köşesinde cazibedarane işittirilmesi, bu korku azabını netice verdi.
Yine manevi cevab: Şöyle denildi ki: Ramazan-ı Şerifin teravih vaktinde kemal-i neş'e ve sürur ile sarhoşçasına gayet heveskarane şarkıları ve bazan kızların sesleriyle radyo ağzıyla bu mübarek merkez-i İslamiyetin her köşesinde cazibedarane işittirilmesi, bu korku azabını netice verdi.
·
Şu musibetin en ehemmiyetli sebebi; küfran-ı nimet ve
şükürsüzlük ve nimet-i İlahiyenin kıymetini takdir etmemeklikten gelen bir
isyan olduğundan, adil-i Hakim nimetinin hususan gıda kısmının, hususan hayat
noktasında en büyük nimet olan ekmeğin hakiki lezzetini ve çok ehemmiyetli
kıymetini ve nimetiyet noktasında fevkalade derecesini göstermekle, hakiki
şükre sevketmek hikmetiyle, Ramazan gibi riyazet-i diniyeye riayet etmeyen
şükürsüz insanlara bu musibeti verip, aynı hikmet için adalet etmiş.
·
Bu hadise, hem şiddetli kışta, hem karanlıklı gecede, hem dehşetli soğukta,
hem Ramazanın hürmetini tutmayan bu memlekete mahsus olması; hem tahribatından
intibaha gelmediklerinden, hafifçe gafilleri uyandırmak için, o zelzelenin
devam etmesi gibi çok emarelerin delaletiyle bu hadise ehl-i imanı hedef edip,
onlara bakıp namaza ve niyaza uyandırmak için sarsıyor ve kendisi de titriyor.
·
Leyle-i Kadir gizli olmasından Ramazanın her gecesinde; hususan nısf-ı
ahirede ve bilhassa aşr-ı ahirde ve bilhassa yirmibir, yirmiüç, yirmibeş,
yirmiyedi, yirmidokuzda bulunması ihtimaliyle, onlarda aramalı diye hadiste
vardır.
·
Demek vacib olmadığı halde, nafile nev'inde yedi yaşından hadd-i büluğa
kadar, büyükler gibi namaz kılıp oruç tutan çocuklar; mütedeyyin büyükler gibi
mükafat görmek için otuzüç yaşında olacaklar diye bir kısım tefsirler bu
noktayı izah etmeden umum çocuklara teşmil etmişler, has iken amm zannetmişler.
·
Ve bir dua:
“Sizin mübarek Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ediyoruz. Cenab-ı Erhamürrahimin bu Ramazan-ı Mübareke'nin hürmetine Rahmeten-lil-alemin olan Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselam'ın ümmetine rahmetiyle imdad eylesin! amin. asar-ı gazab-ı İlahi olan afat ve dalaletlerden muhafaza eylesin! amin. Ve Risale-i Nur şakirdlerini neşr-i envar-ı Kur'aniyede muvaffak eylesin! amin.”
“Sizin mübarek Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ediyoruz. Cenab-ı Erhamürrahimin bu Ramazan-ı Mübareke'nin hürmetine Rahmeten-lil-alemin olan Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselam'ın ümmetine rahmetiyle imdad eylesin! amin. asar-ı gazab-ı İlahi olan afat ve dalaletlerden muhafaza eylesin! amin. Ve Risale-i Nur şakirdlerini neşr-i envar-ı Kur'aniyede muvaffak eylesin! amin.”
Risale Ajans