Seyyid Ahmed er-Rufai Hazretlerinin Muhteşem Duası Hizbül Ferec’in tercemesi
Elif. Lâm. Mîm. O kitap (Kur’an); onda asla şüphe yoktur. O,
müttakîler (sakınanlar) için bir yol göstericidir. Onlar gayba inanırlar, namaz
kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. Yine onlar,
sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de
kesinkes inanırlar. İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve
kurtuluşa erenler de ancak onlardır. (Bakara 1-5) Bir olan, ortağı olmayan
Allah’tan başka ilah yoktur. Mülk onundur. Hamd onundur. O her şeye kadirdir.
Ey Allâh’ım! Ey Hayy, Ey
Kayyûm olan! Ey Celâl ve İkram sahibi! Senden, yarattıklarına emanet ettiğin
esrarın hürmetine istiyorum. Arşının izzeti, zatının kudsiyeti
(kudsiyetin), yüzünün nûru (nurun), İlminin tamamı, kıymetinin sonsuzluğu,
kudretinin zenginliği, rahmetinin enginliği, şükrünün hakkı, İradenin gücü ve
zatının azameti hürmetine istiyorum. Bütün sıfatların, bütün isimlerin,
sırrının gizemi, gizeminin güzelliği ve iyiliğinin bereketi hürmetine
istiyorum. Minnetinin kemâli, cömertliğinin feyzi, gazabının kahrediciliği,
rahmetinin ona baskın gelişi, sözlerinin sayısı, şerefinin inayeti ve gücünün
yüceliği hürmetine istiyorum. Tekliğinin eşsizliği, birliğinin tevhidi, bekanın
devamlılığı, kudsiyetinin ebedîliği, rubûbiyetinin ezelîliği ve büyüklüğünün
azâmeti hürmetine istiyorum. Celâlin hürmetine istiyorum Allâh’ım (cc).
Cemâlin, kemâlin, ikrâmın, efâlinin yüceliği, uluhiyetinin önderliği, Azâmetin,
merhametin ve minnetin hürmetine istiyorum Allah’ım. Şefkatin, lütfun, hayrın,
ihsânın hürmetine istiyorum. Senin hürmetine Ya Rab! İmdâdınla, senden yardım
istiyorum. Senden, her türlü gamdan, kederden, sıkıntıdan bir ferahlık; ve her
türlü beladan, şiddetten, darlıktan bir kurtuluş bahşetmeni diliyorum.
Zamanlarımı seninle bayındır kıl, sırlarımı muhabbetinle
aydınlat, gözümü, lütfûnun izlerini görmekle aydınlık eyle, basîretimi
yakınlığının nurlarının parıltılarıyla aydınlanmış ve delil kıl. “Kâf – hâ- yâ-
aynsâd” hakkı için, “Hâ- mîm- ayn- sîn- kâf” hakkı için, “Tâ-hâ” , “Tâ-sîn”, “Sâd”,
“Yâ-sîn”, “Elif-lâm-râ”, “Elif-lâm-mîm, “Nûn”, “Hâ-mîm”, “Tâ-sînmîm” hakkı
için. Kur’ân-i Azim’in sırrı hürmetine, Ey Alî, Ey Azîm. Ey Rahman, Ey Rahim.
Ey Berr, Ey Kerîm. Ey Evvel, Ey Kadîm.
Allâh’ım! Ey itaatime ihtiyacı
olmayan ve isyanımın zarar veremediği, İhtiyacın olmayan amellerimi kabul
buyur. Sana zarar veremeyen günahlarımı bağışla. Allah’ın adıyla, o bize yeter,
Allah’tan başka hiçbir güç ve kudret yoktur. Allah’ın adıyla, ki yerde ve
gökteki hiçbir şey ona rağmen zarar veremez. O işitendir, bilendir. “ Musa (as)
içinde bir korku hissetti. ‘Korkma, sen muhakkak daha üstünsün’ dedik.” (Taha,
67–68) Ya Allâh! Ya Allâh! Ya Allâh! Allâh’a güvendim. Başarım ancak
Allâh’tandır.
“Allah, O’ndan başka ilah
yoktur; O, Hayydir, Kayyûmdur. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde
ve yerdekilerin hepsi O’nundur. İzni olmadan O’nun katında kim şefaat edebilir?
O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O’na hiçbir şey gizli
kalmaz.) O’nun bildirdiklerinin dışında insanlar O’nun ilminden hiçbir şeyi tam
olarak bilemezler. O’nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup
gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.” (Bakara, 255)
Ey mülkünde faniliği ve zevali
olmayan! Lütfunla yetiş bana. Zira ben zayıfım, sensin Kavî. Ben fakirim,
sensin Ganî. Ben mağlubum, sensin Galib. Ben âcizim, sensin her şeye Kadîr.
“Bana kâfidir Allah, Ondan başka yok ilâh. O’na güvendim, O’dur arş-ı azimin
rabbi.” (Tevbe, 129) Allah bana yeter, O ne güzel dosttur.
Ey Allâh’ım! Tüm işlerimizde
âkıbetimizi hayreyle, Bizi dünyanın belâsından ve âhiretin azabından kurtar.
Şerri olan her kötüden, “Perçeminden tuttuğun” (Hud, 56) tüm canlıların
şerrinden, zâtının celâline sığınırım Allâh’ın, kutsiyetinin cemâline
sığınırım.
Ey Allâh’ım! Senden selâmet ve
saâdet istiyorum. Dünya yurdunun güzel sonunu, hayırlıların dostluğunu,
iyilerin sevgisini, ve cehennemden kurtuluşu istiyorum.
Ey Allâh’ım! Uyku girmez
gözlerinle koru beni, haksızlığı olmayan kuşatmanla kuşat beni. Bana olan
kudretinle merhamet et bana, ki ümîdim senken ben helâk olmam. Bana lutfettiğin
nice nimetlerin var ki onlara lâyıkıyla şükredemedim, beni imtihan ettiğin nice
belâların var ki onlara da hakkı ile sabredemedim. Ey lâyıkıyla şükredemediğim
nimetlerinden dolayı beni mahrum etmeyen, Ey hakkıyla sabredemediğim
imtihanlarından dolayı beni utandırmayan, Ey hatalarımla görüp de beni rüsvây
eylemeyen, Senden, İbrahim’e (as) ve İbrahim (as) ailesine salât ettiğin,
bereket verdiğin ve merhamet ettiğin gibi, Muhammed’e (sav) ve Muhammed (sav)
ailesine de salât eylemeni istiyorum. Şüphesiz sen hamd edilmeye lâyık ve en
şerefli olansın.
Ey Allâh’ım! Dinim konusunda,
dünyamda bana yardım et, ahiretime takvamla yardım et. Uzak kaldığım,
bilmediğim şeylerden koru beni. Huzuruna getirdiklerimle baş başa bırakma beni.
Ey günahlardan zarar görmeyen,
mağfiretin noksanlaştırmadığı, Seni noksanlaştırmayanı bana ver, sana zarar
vermeyen günahlarımı bağışla.
Ey Allâh’ım! Senden yakın bir
kurtuluş ve sabr-ı cemîl istiyorum. Her belâdan âfiyet, âfiyette devamlılık
istiyorum. İnsanlara muhtaç olmamayı diliyorum Sen’den. Her türlü şerden
selâmet diliyorum. Alî ve Azîm olan Allah’tan başka hiçbir güç ve kuvvet
yoktur.
Ey Allâh’ım! Ey kederleri
açan, gamları gideren, darda kalmışların
davetine icabet eden, dünya ve
âhiretin Rahmanı ve bu ikisinin Rahim olanı, bana merhameti Sen edersin,
başkasının merhametine muhtaç bırakmayacak şekilde bana merhamet eyle.
Ey Allâh’ım! Ban dokunan her kederden bir kurtuluş ve çıkış ver
bana. Ummadığım yerden beni rızıklandır. Ey ölümü geçen (ölümün yetişemediği)!
Ey sesleri işiten (seslerin gizlenemediği)! Ey öldükten sonra kemikleri
giydiren! Muhammed’e (sav) ve Muhammed (sav) ailesine salât eyle. İşimde bana
bir ferahlık ve çıkış ver. Zira Sen bilirsin, ben bilemem. Sen Kadîr’sin ben
âciz. Ve Sensin gaybları bilen. Ya Allâh! Ya Allâh! Ey Rahmân!
Ey Rahîm! Ey Tevvâb! Ey Celâl
ve İkrâm sâhibi! Ey imdâd dileyenlerin kurtarıcısı!Ey darda kalanların duasına
icabet eden! Yüzümü sana döndüm, pişman ve içten olarak sana güvendim,
ihtiyacımı, huzurunda titreyerek, ancak sana arz ederim.
Ey Allâh’ım! Ahdimi ahdine
kat. Beni salihlere ekle, celâlinle destekle.Muttakî kullarından kıl beni.
Senin hürmetine Allâh’ım, yüzümü yalnız senin yönüne çevir. Kalbim ancak Sen’in
kapına vurgun. Beni sevdiklerine ve dost ehline yakınlaştır, münkir
düşmanlarının dostluğundan koru. Beni Marifet-i Muhammedi’nin hakikatine erdir,
Sıfat-ı Mustafaviyye ile ziynetlendir. Dilimi şükrünle döndür. Nutkumu ve
kalbimi zikrinle işlet. “İlyasgillere selam.” (Saffat,181) “Ya Rabbî, bu dert
bana iyice dokundu. Sen merhametlilerin en merhametli olanısın” (Enbiyâ, 83)
“Senden başka hiçbir ilâh yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden
oldum.” “Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte
biz müminleri böyle kurtarırız.” (Enbiyâ, 87-88)
Ey Allâh’ım! Sırrımı,
âşikârımı ve başıma geleni şüphesiz Sen bilirsin. Senden başka hiçbir güç ve
kuvvet yoktur. Ey Allah, Ey Alî, Ey Azîm! Bana keder vereni benden gider.
Lütfunla işimi gözet. Rahmetin ve kereminle bana yetiş. Şüphesiz sen her şeye
kadirsin.
Ey Allâh’ım! Ey her şikâyetin
muhatabı! Ey fısıltıyı dahi işiten! Ey her belâyı def eden! Ey her gizliyi
bilen! Ey her sıkıntıyı bertaraf eden! Ey İbrahim’e (sav) imdâd eyleyen! Ey
Musa’yı (sav) kurtaran! Ey İsa’yı (sav) katına yükselten ve ey Muhammed’i (sav)
seçen.
Ey Allâh’ım! Peygamberlerinin
efendisine, resullerinin ekremine, Habîbine, nebîne, elçine, Efendimiz
Muhammed’e (sav), onun âline ve ashabına salât eyle. Duamı kabul eyle. Zira
ben, en fakir hâlimle sana yalvarıyorum, güçsüzlüğümle, çaresizliğimle, hatta
garîb, itik, bulunduğu halden yalnız senin kurtarabileceğini bilen darda
kalmışın yakarışıyla sana yalvarıyorum. Ey Erhame’r-Rahimin, bana merhamet et.
Ey meded isteyenlere çokça imdâd eyleyen, bana da imdâd eyle. Başıma gelen
kederden beni kurtar. Beni kuşatan gamdan koru beni. Lutfet bana Ey Latîf! Ey
Rahîm! Ey isteyenlerin istediklerine sahip olan! İsteyemeyenlerin gönüllerini
bilen, imdadınla bana yetiş. Ey her isteğe, katında amade bir makam, ve mesul
bir cevab olan, Ey her seslenene, katında kapsamlı ve deruni bir ilim olan,
Senin vaadlerin haktır. Nimetlerin bereketli ve dâimdir. Rahmetin geniştir.
Ehli olduğunu bana yaptır, Ehli olduğumu bana yaptırtma. Zîra sakınılmaya lâyık
olan da Sen’sin, mağfiret sahibi olan da. “Allah, kesin olarak bildirdi ki
kendisinden başka yoktur ilâh” (Âl-i İmran, 18)
Ey Allâh’ım! Kudsiyetinin
nûruna sığınırım. Her türlü hastalıktan, âfetten, hayırla gelenin dışında cinnî
ve insî her gelenden, affediciliğinin bereketine, celâlinin azametine
sığınırım, ey Erhame’r-Rahimin.
Ey Allâh’ım! Korunmadan önce
sensin korunağım, sığınmadan önce sensin sığınağım. Ey Firavun askerlerinin
huzurunda boyun eğdiği! Ey zorbaların zirvelerinin önünde eğildiği! Ey göklerin
ve yerin kilitleri elinde olan.
Ey Allâh’ım, zikrin benim
şiarım ve kaftanım, rahmetinin gölgesinde uykum ve kararım, sanadır her
vahimden firarım, sayenledir her krizden intisârım, sanadır itimadım, ve
kudsiyetinin kereminedir istinâdım. Şehadet ederim ki yoktur senden başka ilâh,
muhafız çadırlarına al beni, ağır gelen kederlerimden beni koru, senin
hürmetine Ey Rahman! Ey Rahim!.
Vâhid ve Ehad isminle
istiyorum Allâh’ım, Ferd ve Samed isminle yalvarıyorum, Azim ve Vitr isimlerini
vesile ediniyorum Allâh’ım, senin kudsiyetinin nûru, kâinatın her köşesini
doldurmuştur. Hatta, mâsiva korkusunun tozları, evhamımın gönlüne karışmasın,
ve mâsiva umutlarının izleri, fikrimin yelkenine değmesin diye geceleyin içine
düştüğüm, sabahleyin içinde kalktığım şeyden beni kurtardın. Azâbından ve
ikâbından beni kurtar Allâh’ım, leyl ü nehârımda, nevm ü karârımda beni koru
Allâh’ım. Zâtını tazimle, arşının mükemmelliğini yücelterek diyorum ki senden
başka yoktur ilâh.
Ey Allâh’ım! Sav benden
kullarının şerrini. Hıfzına, inayetine, emniyet ve sıyanet otağına al beni.
Lütfuna, keremine ve ihsanına beni hissedar eyle.
Ey Allâh’ım! Hamdinle seni
tesbih ederim, ismin kutsaldır senin, gücün yücedir.
Ey Allâh’ım! Ey işlerin
felaketini gideren! Kederlerin güçlüğünü gideren, Ey büyük sıkıntıdan kurtaran!
ve ey bir şeyin olmasını dilediğinde kendisine “kün fe yekun”un yeterli
geldiği. Ey Rabb! Ey Rabbim! Günah saldırıları zayıf kulunu kuşattı. Onlara ve
her türlü şiddete engel olan sensin. Senden başka ilah yoktur. Yetiş! Yetiş!
Merhamet! Merhamet! İnayet! İnayet! Kulun, elçin, efendimiz Muhammed’e (sav) ve
âline salât et. Tüm işlerimde bana ve müslümanlara lutfet. Allâh’ım, efendimiz
Muhammed (sav) ümmetini koru! Allâh’ım, efendimiz Muhammed (sav) ümmetine
merhamet eyle! Allâh’ım, efendimiz Muhammed (sav) ümmetini ıslah et! Allâh’ım,
efendimiz Muhammed (sav) ümmetini kurtar!
Ey Allâh’ım! Beni, mahlukata
ümit bağlayanlardan eyleme, onlara güvenenlerden eyleme, gönlümün yularını
yarattıklarından birine bağlayacaksan eğer, Onu sevdiklerinden eyle, ki gayretim,
sevdiğine yönelik olsun da karışsın, son damlasına kadar, Muhabbetini
boşaltırcasına döktüğün o sevdiğin kuluna. Zira sen sevdiklerinin dostusun.
Gönlümün gayretini, göz açıp kapayıncaya kadar bile olsa, muhabbetinin
süslemediğinden ve sevginden bir damla bile vermediğinden sav. Sırrımın
gözetiminden, emanet perdeleri kaldır ki yalnız sana yönelene, sana güvenene
iltifat edeyim. Azmimin kararını sevket seçtiklerine, dostlarına, yakından
sevdiklerine, salih kullarına, gönderilmiş elçilerine ve dostluğu ne güzel
olanlara. Allâh’ım, Seni razı edecek davranışlarda sabit kıl beni, sevdiklerine
yaklaştır, sevgim ve öfkem son damlasına kadar senin için olsun, düşmanlarına
beni yaklaştırma. Üzerimdeki nimetini ve ihsanını sürdür. Zikrini bana
unutturma. Her halde şükrünü ilham et bana. Nimetlerinin evamının
değerini ve afiyetin sürekliliğinin kadrini öğret bana.
Ey Allâh’ım! Dinim, dünyam ve
ahiretim için, senden af, afiyet, bitmez afiyet istiyorum.
Ey Allâh’ım! Kalbime senin
ümidini koy, gayrısının ümidini sök. Ki mâsiva ümidi taşımayayım.
Ey Allâh’ım! Kuvvetim azalıp,
ümidim kesilmeden, rağbetim tükenmeden, arzuhalim ulaşmadan, ve “yakin”den
önceki ve sonraki nesillerden birine verdiklerin dilime gelmeden, onu bana
tahsis eyle Ey Rabbe’l - âlemin. Allâh’ım, çareler tükendi, ümit kesildi, İş
bitti. Senden başka ne bir sığınak var ne de kurtuluş. Ey en zorları bile
kolaylaştıran! Ey demirin sertliğini dahi yumuşatan! Ey va’d ve vaid işlerini
gerçekleştiren! Ey her gün yeni bir halde ve işte olan! Beni darlık ve sıkıntı
girdaplarından, en geniş kurtuluşa, en aydın yola çıkar. Gücümün yettiğini de
yetmediğini de sana havale ediyorum. Âlî ve Azîm Allah’tan başka güç ve kuvvet
yoktur. Allâh’ım! Senden af istiyorum. Sana dönüyorum. Her işte sana
güveniyorum. Bildiğim günahtan dolayı af istiyorum. Bilmediğim günahtan dolayı
senden af istiyorum. Zîra sen bilirsin ben bilemem. Sen ki gaybları bilensin,
günahları affedensin, Ayıbları örtensin, sıkıntıları giderensin, ve sanadır
dönüş. Allâh’ım! Senin verdiğin afiyetle bedenimin işlediği her günahtan
bağışlanma diliyorum. Fazlınla gücümün ulaştığı, rızkının yağdırmasıyla elimin
uzandığı her günahtan bağışlanma diliyorum. Korktuğumda, tedbirine inanarak,
hilmine, affının keremine güvenerek işlediğim her günahtan bağışlanma
diliyorum.
Allah’ım, tüm günahlarım için
senden af diliyorum. Bu günahlar yüzünden emanetime ihanet ettim, kendimi
alçalttım, ihmal ettim. Duygularımı öne çıkardım, şehvetlerimin peşinden gittim,
başkaları için çalıştım, bana uyanları da yanlış yola saptırdım. Bu günahlar
yüzünden yüce yaratılışıma rağmen mağlup oldum. Başka dostlukları senin
dostluğuna değiştim de yaptığım amellerimden dolayı beni huzuruna kabul
etmedin. Çünkü sen ey kusurlardan uzak olan, İsyan etmemi istemedin. Fakat
senin ilmin benim tercihlerimin, amelimin ve irademin önündedir. Sen benim için
bir kader çizdin, fakat beni zorlamadın, bana en ufak haksızlık yapmadın,
hükmünü benim tercihimi gözeterek uyguladın. Ey tüm merhametlilerden daha
merhametli olan Allah’ım! Senden af ve mağfiret diliyorum. Ey zor anımda
sahibim! Ey yalnızlığımda yoldaşım! Ey sahipsiz ve kimsesiz olduğumda beni
koruyup kollayan! Ey nimette olduğumda benim velinimetim! Ey sıkıntımı gideren!
Ey dualarımı işiten! Ey gözyaşlarıma acıyan! Ey günahlarımı, hatalarımı
affeden! Ey benim gerçek ilahım! Ey benim sağlam dayanağım! Ey benim ayrılmaz
yakınım! Ey benim şefkatli sahibim! Ey Beyt-i Atik’in (Kâbe) rabbi olan
Allah’ım! Beni, en kısa zamanda, dar boğazların çemberinden, katından yakın ve
sağlam bir kurtuluşla, yolların genişliklerine çıkar ya Rab!
Ey Allah’ım! Bütün endişe ve
kederimi gider. Beni tüm üzüntülerden ve sıkıntılardan kurtar. Ey endişeleri
gideren! Ey tasaları yok eden! Ey yağmuru yağdıran! Ey dara düşenin duasına
icabet eden! Ey dünya ve ahiretin Rahmân ve Rahîmi olan Allah’ım! Mahlûkatın en
hayırlısı sâf, pâk, temiz ve ümmî peygamber Hz. Muhammed’e ve onun yine pak,
temiz ailesine sâlât ve selâm eyle. Allah’ım! İçime sıkıntı veren şeyi kaldır.
Çünkü sabrım tükendi, çarem azaldı, gücüm zayıfladı. Ey her türlü zarar ziyanı!
musibet ve hüznü ortadan kaldıran! Ey tüm sırları ve gizli halleri bilen! Ey
merhametlilerin en merhametlisi olan Allah’ım! “İşlerimi sana ısmarlıyorum.
Çünkü Allah kullarını görendir.” (Mümin, 44) “Başarım yalnız Allah’tandır. Ben
de ona tevekkül ettim.” (Hûd, 88) “Çünkü o büyük arşın sahibidir.” (Tevbe, 129)
Allah’ın izzetinin şerefiyle korundum. Azametinin büyüklüğüyle, ulvîliğinin
yüceliğiyle, kudretinin iktidarıyla, saltanatının gücüyle, ve Lâ İlâhe illallâh
ile korundum. Allahın katında hükmü yazan kalem ile Lâ havle velâ kuvvete illâ
billâh (güç ve kuvvet yalnız Allaha aittir) ile kendimi muhafaza altına aldım.
Allah’a iman ettim. O bana yeter.
Ey Allah’ım! Ey gözlerin
göremediği! Ey şüphelerin karıştıramadığı! Ey kimsenin anlatamadığı! Ey
olayların değiştiremediği! Ey felaketlerin korkutamadığı! Ey dağların
ağırlığını, denizlerin miktarını, yağmur damlalarının, ağaç yapraklarının,
gecenin örttüklerinin, gündüzün aydınlattıklarının, sayısını bilen Allah’ım! Ey
göklerin kendisinden bir şey gizleyemediği! Ey yeryüzünün kendisinden bir şey
saklayamadığı! Ey her denizin dibini, her dağın ulaşılmaz zirvesini bilen
Allah’ım! Ömrümün sonlarını en hayırlı zamanlarım, en son yaptıklarımı en
hayırlı amelim, sana kavuştuğum günü en hayırlı günüm eyle. Ey güç ve kuvvet
sadece kendisine ait olan yüce ve büyük olan Allah’ım! Duamı kabul eyle.
Allah’ım! Bana ateş atanın ateşini söndür. Bana kederini bulaştırmak isteyenin
kederinden beni uzak eyle. Beni sağlam zırhına büründür. Beni yeterli
örtülerinle ört. Allah’ım! Kim bana düşmanlık ederse sen ona mani ol. Kim beni
oyuna getirirse sen oyununu boşa çıkar. Kim bana zorbalık yaparsa sen onun
hakkından gel. Kim beni yok etmek için bir tuzak kurarsa sen onun tuzağını yok
eyle. Allah’ım! Kim hakkımda kötülük düşünürse kötülüğünü aleyhine çevir.
Allah’ım! Boğazını tuzağına, tuzağını boğazına geçir ki ölümü kendi eliyle
olsun. Senin himayene tutundum, senin mukaddes gücüne sığındım Allah’ım! Ey
nimetleri yağdıran! Ey intikam duygularına karşı koruyan! Ey ortaya çıkardıktan
sonra üzüntü ve tasaları gideren! Ey mazlumların sahibi! Ey zalimlerin hesabını
gören! Ey başlangıcı olmayan Evvel! Ey nihayeti olmayan Âhir! Ey isminden başka
unvana ihtiyaç duymayan! Bu işimde bana bir rahatlık, kaygılarımın derin
çukurundan beni kurtaracak bir çıkış yolu nasip eyle. Ya Latif! Ya Latif! Ya
Latif! Gizli lütfundan bana lütfet. Yüce desteğinle ve makamını bilemediği
halde arşı kaplayan kudretinle bana yardım et. Ey sebepleri yaratan! Ey tüm
kapıları açan! Ey bütün sesleri işiten! Ey tüm dualara karşılık veren! Ey bütün
ihtiyaçları gideren! Ey yardım isteyenlere imdad eyleyen Allah’ım! senden bir
çıkış yolu bekliyor, senin lütfunu gözetiyorum. Hazreti Muhammed’e ve onun
ailesine rahmet eyle, beni kurtar, bana lütfet. Bir an olsun beni bana bırakma.
Beni yarattığın her hangi birine de muhtaç etme Allah’ım! Ey göklerde ve yerde
kudret sahibi! senden başka ilah yok. Hikmet sahibi (Hakim)! ikram sahibi olan (Kerim)!
Allah’tan başka ilah yoktur. Sonsuz rahmet sahibi olan (Rahman ve Rahim)
Allah’tan başka ilah yoktur. Göklerin, yerin ve büyük arşın rabbi olan
Allah’tan başka ilah yoktur. Allah’ım gizli açık, dünyevi ve uhrevi tüm
ihtiyaçlarımı sana arz ettim. Kulun senin kapına geldi. Miskinin senin kapına
geldi. Fakirin senin kapına geldi Ya Rab!
Ey keyfiyetini yalnız
kendisinin bildiği! Ey kudretine başkasının erişemediği! Ey gizli olmayan
aşikâr! Ey uzak olmayan yakın! Ey mağlup olmayan galip! Ey hayatın kaynağı! Ey
her şeyin mutlak hâkimi! Senin güç ve kuvvetinden yardım istiyorum. Ey en
merhametlilerden daha merhametli olan! Bana merhamet eyle. Ey yedi kat göklerin
ve onların gölgelediklerinin! Ey yerlerin ve onların üstündekilerinin, tüm
şeytanların ve saptırdıklarının Rabbi olan Allah’ım! Tüm yaratılmış olanların
kötülüklerine karşı benim yanımda ol ki hiç biri beni alt etmesin ve bana
taşkınlık yapmasın. Ey yakınlığı izzet veren ve övgüsü yücelten! Senden başka
ilah yok. Yalnız sen varsın Allah’ım!
Ey Allah’ım, Hazreti
Hüseyin’in, kardeşinin, dedesinin, babasının, annesinin ve oğullarının
hürmetine beni ve tüm müslümanları içinde bulunduğumuz sıkıntılı durumdan
kurtar
Allah’ım! Allah’ım! Senin kulun ve peygamberine, her an ve
her yerdesalât ve selâm eyle.
Hz. Muhammed (sav)’e, mukaddes sırların okyanusu,
gizemli işaretlerin tılsımı,
gayb ilimlerinin kabında saklı olan,
varlık âlemleri henüz ortaya çıkmadan kara bulutlarla dolu
gökyüzünü kaplayan ilk şimşek, henüz varlık örtüsü insan türüyle yarılmamışken
o mukaddes burçlarda parlayan ilk yıldız, lütuf âleminde karanlık ve aydınlık
(varlık ve yokluk) arasında sallanan canlar canı,
o ulu varlıktan çıkıp bu ümmetin kalplerine doğan büyük
hidayet güneşi, Hz. Muhammed (sav)’e salât ve selâm eyle.
Dalga dalga meded ummanı,
ilm-i ilahinin geçit ve ovalardaki keskin sembolü,
ruhani hırkasının (hilat-i risalet) eteğinde şaşırtıcı
mucizeler saklı olan Allah’ın en büyük mucizesi,
gayelerin gayesi olan amaca yükselten merdivenlerin ilki
bizim efendimiz,
Allah yolunda olan herkesin efendisi, fazilet, cömertlik,
yardım severliğin ve mutluluğun kaynağı,
Hz. Muhammed (sav)’e salât ve selâm eyle.
En yüce sevgili,
dalgalı deniz,
tılsımlı hazine,
en doğru yol,
en kuvvetli nur,
en parlak ay,
en sağlam delil,
en güçlü,
en keskin kılıç,
gaybî ilmin taşıyıcısı,
ezeli yardımın çığlığı,
ondan başka tüm kapıların hala kapalı olduğu Allahın kapısı,
yolunun nurunun parlaklığı peçelemediği müddetçe hâlâ
reddolunmayan makbul yüz,
Hz. Muhammed (sav)’e salât ve selâm eyle.
Sarılanın kurtulduğu,
emin ve salim olduğu Allahın ipi,
Allah’a ulaşmak için ondan girenin kabul ve merhamet
edildiği kurtuluş kapısı,
efendilerin efendisi,
tüm varlığın sebebi olan,
efendimiz,
peygamberimiz Muhammed aleyhisselama,
onun ailesine, ashabına, onun ardınca gidenlere, onun
tarafında olanlara, onun yolunu tutanlara, onun denizinden kananlara salât eyle
selam eyle Allah’ım.
Onun hatırına bize yardım eyle.
Onun yakınlığı ile bizi ödüllendir.
Onun milleti (dini) ve sünneti üzere bizi yaşat ve bizim
canımızı al.
Bizim ve tüm müslümanların sonunu hayreyle. Bizi, anne
babamızı, evlatlarımızı, ecdadımızı, tüm müslüman erkek ve hanımları, tüm mümin
erkek ve hanımları bağışla ya Rabbi. Allahın selamı tüm peygamberlerin üzerine
olsun. Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd olsun.
Milyonlarca Âmin...