19.11.17

ESMÂÜ'L-HÜSNÂ NOTLARI / EL-HÂLİK

EL-HÂLİK

ANLAMI: Her şeyi yoktan, modelsiz, hiçten, yoktan veya fıtratına uygun olan maddi unsurlardan yaratan, yarattığı her şeyin bütün her şeyini bilen ve bunu bir ölçü ile takdir eden ve mahlûkuna verdiği hayat süresince yaşayacağı şeyleri belirleyendir.

BU İSİM İLE GENEL ANLAMDAKİ BAĞIMIZ:

Hâlİk ismi ile en temel bağımız ,O Hâlik-ı Zülcelâl’in yarattığı bir mahlûk olmaktır………… Hayvanat içinde beni dahi menşeim olan bir katre sudan yaratan yaratmış, mu’cizane yapmış, kulağımı açıp gözümü takmış, kafama öyle bir dimağ, sineme öyle bir kalp, ağzıma öyle bir dil koymuş ki o dimağ ve kalp ve dilde rahmetin umum hazinelerinde iddihar edilen bütün rahmanî hediyeleri, atiyyeleri tartacak, bilecek yüzer mizancıkları, ölçücükleri ve esma-i hüsnanın nihayetsiz cilvelerinin definelerini açacak, anlayacak binler âletleri yaratmış, yapmış, yazmış; kokuların, tatların, renklerin adedince tarifeleri o âletlere yardımcı vermiş….(Dördüncü Şua Üçüncü Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye’nin okunması tavsiye edilir)….bununla birlikte El-Hâlik ismi insanın fiillerine taalluk eden kısmında ,doğru planlama yapma, isabetli kararlar verme gibi özelliklerle tezahür eder. Kısaca dünyevi ve uhrevi her şeyi yerli yerinde, en uygun şekilde yapma istidadının inkişafı EL HÂLİK isminin kulun kabiliyet ve istidat aynasında tecelli etmesidir.

BU İSMİN HAKİKATİNE DAİR;

Hâlık-ı Zülcelal yaratmayı irade ettiği her mahlûkatın nasıl olacağını tâyin ve takdir eder. En uygun şekilde tüm detayları ile planlar. Bütün yaratılmışlardaki tenasüp ve mizan mükemmel yaratıcının ilmine, iradesine, kudretine şehadet eder. “O Allah ki, Hâlık’tır, Bâri’dir, Musavvir’dir. En güzel isimler O’nundur.” (Haşr, 59/24)

…Nasıl ki, gayet mahir bir tasvirci ve heykeltraş bir zât, gayet güzel bir çiçekle ve insan cins-i lâtifinden gayet güzel bir hasnânın suret ve heykelini yapmak istese, evvelâ o iki şeyin umumî şekillerini bazı hatlarla tayin eder. Şu tayini bir tanzim iledir, bir takdir ile yapıyor, hendeseye istinaden hudut tayin ediyor. Şu tanzim ve takdir, bir hikmet ve ilim ile yapıldığını gösteriyor ki, tanzim ve tahdit fiilleri, ilim ve hikmet pergeliyle dönüyor………Bu konu ile ilgili olarak hilkatteki estetiği bir nebze zevk etmek isteyen kardeşlerimiz bu kısmı alıntı yaptığımız Risale-i Nur Külliyatı | Sözler | Otuz İkinci Söz | Üçüncü Mevkıf’ı mutlaka okumalıdır….

BU ESMA-İ İLAHİYEDEN İYİ HUYLAR, ULVİ HİSLER, DOĞRU FİKİR VE GÜZEL DÜŞÜNCELER İLE YÜKSEK AHLÂK EDİNME;

Beşer, fıtraten şu kâinatın Hâlık'ına karşı hadsiz bir muhabbet üzerine yaratılmıştır. Çünki fıtrat-ı beşeriyede cemale karşı bir muhabbet ve kemale karşı perestiş etmek ve ihsana karşı sevmek vardır. Lemalar …

….O güzelliğe karşı iman güzelliğiyle ve ubudiyet cemali ile mukabele etsen, çok güzel bir mahluk olursun…Şualar……gibi bir çok hakikat Rabbimizin mükemmel yaratıcılığı ve bu hilkatteki sanatı, var etmenin hakiki amacı ve bu amacı en güzel şekilde gösteren eserleri ile anlaşılan şudur ki; Rabbimiz kendisini tanıtmak bildirmek ve hadsiz nimetleri ile sevdirmek istiyor…( Onbirinci söz bu hakikati çok güzel bir şekilde ders verir)..İnsan bu yaratış ve yaratılış gayesini idrak eder,tefekküri bir imanla rabbini tanıyıp, şuurlu olarak uygun bir şekilde kulluk ile mukabelede bulunursa, bu ismin tecellisinden en büyük maksad olan Allah’ın CC sevgisini kazanır. Bu ise en büyük nimettir.

Yine hayatını imanlı bir hayat olarak yaşasa ve bunda muvaffak olsa, kendisi için en doğru sonuca ulaşmış olur. Yani, gerek İmani, gerek İslami, gerekse içtimai yaşamında; hikmetli, yerli yerinde ve temel inanç prensipleri ile dinin esaslarına uygun davranabilse varlık gayesi ile mecz olarak ebedi saadeti temin eder.


.